BENİM KÖYÜMDE
Güzeller güzeli
belde de doğdum
Çorum ili Bektaşoğlu
Köyünde
Serin olur ormanlı
dağların başı
Kızılırmak görünür
benim köyümde
Yağmur yağar mis
kokar toprak
Bahar olur açar
çiçekle yaprak
Zevk verir kuzuyu
koyuna katmak
Sırıklı Sultan
görünür benim köyümde
Sabah olur cıvıl
cıvıl kuşlar ötüsür
Açılır çiçekler
güller kokuşur
Horoz sesiyle sabah
olurda işır
Kuyumcu Ovası
görünür benim köyümde
Çeşitli
bitkili,soğuk suludur dağlar
Güzeldir Üçdam
Sarıyer deki bağlar
Gökmen Gazi görünür
benim köyümde
Köyümün müziği horoz
ile kuşların sesi
Dinleriz
güvercin,arı sedası
Alırız bunlardan
müzik gıdası
Doğa ile iç içeyiz
benim köyümde
Ben köyümü dünyaya
değişmem
Buğdayından
arısından vazgeçmem
Hüseyin Keskin’im
ben köyümden vazgeçmem
Hayat yaşam vardır
benim köyümde
Hüseyin KESKİN / Almanya
|
KÖYLER
Yıllar
geçti ben uğramadım köyüme
Ağlaya ağlaya baktım
evime
Eski günler
geliverdi gözüme
Yürekler acısı
köyler harabe
O şenlik şamata hiç
biri kalmamış
Meyveler kurumuş
çiçek açmış
Selvinin dalına
kuşlar konmamış
Yürekler acısı
köyler harabe
Yollar bozulmuş
kimse gitmiyor
Kaval sesi türkü
sesi gelmiyor
Kuzu melemiyor horoz
ötmüyor
Yürekler acısı
köyler harabe
Çeşmenin taşında
tarih silinmiş
Dereler kurumuş
sular kesilmiş
Çatılar çökmüş
damlar delinmiş
Yürekler acısı
köyler harabe
Terki diyar etmiş
birbirini sevenler
Hani nerede eğlenip
de gülenler
Ziyaretsiz kalmış
ölüp de gidenler
Yürekler acısı
köyler harabe
Gayrı tütmüyor baba
ocağı
Gördüm ki boş kalmış
ana kucağı
Harabeye dönmüş
bahçesi bağı
Yürekler acısı
köyler harabe
Hüseyin Keskin’im
hıçkırık boğazımda düğüm
İçler acısıydı o
gördüğüm
Burnumda tütüyor o
benim köyüm
Yürekler acısı
köyler harabe
Hüseyin KESKİN / Almanya
|
BEYİT DERTLİ,
KALEM DERTLİ,
SÖZ DERTLİ
Garibin yolları
gider gurbete
Yollar dertli, gönül
dertli, ben dertli
Ayrıldım sıladan
gönül gamlıdır
Sıla dertli, bedeb
dertli, göz dertli
Ana, baba gözlerinde
kan ağlar
Nazlı yar kederli
karalar bağlar
Geride kalır güzel
anılar
Ana dertli, baba
dertli, yar dertli
Ayrılalı günler,
haftalar, ay geçer
Gurbette günler,
saat, yıl geçer
Her geçen gün
ömürümden geçer
Günler dertli, saat
dertli, yıl dertli
Gece olur uyku
girmez gözüme
Bakar dururum
duvardaki resme
Elim gider kagıt,
zarf, kaleme
Beyit dertli, kalem
dertli, söz dertli
Hüseyin Keskin‘i
harap etti şu gurbet
Kahrolsun beni
ağlattı nihayet
Sazın tellerine
dokundum elbet
Mızrap dertli, perde
dertli, tel dertli
Hüseyin KESKİN / Almanya
|
ANAM
Ana gibi yar
bulunmaz
Anasız hiç yavru
olamaz
Ana kanı asla
bulunmaz
Kana kan verirsin
ana
Hava gibi su gibisin
Etim sen kemiğim
sensin
Beni yaşatan büyüten
sensin
Sen dünyaya bedelsin
anam
Anam sen büyük
varlıksın
Yıldızlar ay gibi
parlaksın
Aydınlatan , ışıtan
güneş gibisin
Cana can verirsin
anam
Abu zemzem suyu gibi
berrak
Süt gibi kar gibi
apak
Cennette huriye bak
Gezersin cennette
meleksin anam
Değerli varlıksın
sen dünyada
Mekanın güneşte
yıldızda ayda
Cennet senin
ayaklarının altında
Hüseyin Keskin’im
sana kurbandır anam
Hüseyin KESKİN / Almanya
|